-
1 kalıp
kalıp <- bı> Form f, Matrize f, Schablone f; Muster n, Modell n; (Schuster)Leisten m; Stück n Käse, Seife;kalıp kıyafet Äußere(s);kalıba vurmak wieder in Form bringen;kalıbını basmak sich für etwas verbürgen;kalıptan kalıba girmek fig Problem hin und her gewälzt werden;-i kalıp etmek fam jemanden anführen, anschmieren
См. также в других словарях:
kargımak — i, hlk. Birine, Tanrı nın, insanların sevgi ve ilgisinden yoksun kalıp nefretlerine uğraması dileğinde bulunmak, ilenmek, lanet etmek, lanetlemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
maça — is., Rum. 1) Oyun kâğıtlarında, mızrak ucuna benzer, ayaklı siyah beneklerle oluşan dizi, pik 2) mdn. Döküm parçasında, içi boş, kopya elde etmek için kullanılan kum, maden veya erimiş durumdaki döküm maddesine dayanıklı başka bir maddeden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kontak kapatmak (veya kapamak) — 1) bir taşıtın çalışan motorunu durdurmak için kontak anahtarını çevirerek elektrik devresini kapamak 2) mec. bir olayı protesto etmek için sürücüler trafiğe çıkmamak, taşıtlarıyla trafiği engellemek veya bir süre bulunduğu yerde kalıp motoru… … Çağatay Osmanlı Sözlük
İ'TİKÂF — Bir şeye devam etmek. * Ist: Bir yere çekilip yalnız ibadetle meşguliyet. Hususan Ramazanın son on gününde, mescidlerde ve buna benzer yerlerde kalıp, ibadet, ilm i iman ve Kur an, evrad ve ezkâr gibi ibadetlerle meşgul olmak. Böyle bir kimseye… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük